Suça Sürüklenen (SSÇ ) ve Suça Maruz Kalan Çocuklar

Suça Sürüklenen (SSÇ ) ve Suça Maruz Kalan Çocuklar

Korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacı ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu  (ÇKK) ve adı geçen kanunun uygulanma yönetmeliği söz konusudur. Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunun (CMK) çocuklara ilişkin hükümleri, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, Çocuk İzlem Merkezi ÇİM) Genelgesi, Adli Görüşme Odaları Yönetmeliği, Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliğinin çocuklara ilişkin hükümleri, Suç Mağdurları Kararnamesi, Çocuk ve Kadınlara Karşı Suçlar Tebliği gibi mevzuatta korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocuklara ilişkin çeşitli düzenlemeler bulunmaktadır.

Mevzuata göre çocuk, on sekiz yaşını doldurmamış kişi olarak tanımlanmaktadır. İsnat yeteneğini etkileyen hallerden bir tanesi de yaş küçüklüğüdür. Türk Ceza Kanunu (TCK ) madde 31, yaş küçüklüğünün ceza sorumluluğu üzerine etkisini düzenlemektedir. Bir çocuğun suç işlemesi, çocuğun bakımını üstlenen kişilerin gerçekleştirdiği eylemelerin yanlış olduğunu öğretmemesinden kaynaklanabileceği gibi çocuğun farklı kişiler tarafından yanlış yönlendirilmesinden de kaynaklanabilir. Dolayısıyla, çocuk suçlu değil, suça yönlendirilmiş olarak kabul edilir. Mevzuatta, suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiası ile hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılan ya da işlediği fiilden dolayı hakkında güvenlik tedbirine karar verilen çocuk, suça sürüklenen çocuk olarak tanımlanmaktadır. 5237 sayılı TCK çocuklarda yaş gruplarını üç kategoriye ayırarak cezai sorumluluğu belirtmiştir. Yaş küçüklüğünün ceza sorumluluğuna, çocuk hakkında yapılan soruşturma, koruma tedbirlerine, güvenlik tedbirlerine ve kovuşturmaya etkisi olduğu gibi aynı zaman da infaz aşamasında da farklı statülere tabi olmasını sağlamaktadır. Örneğin, fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemez. Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde onsekiz yıldan yirmidört yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde oniki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası oniki yıldan fazla olamaz. Mahkemece suça sürüklenen çocuk ( SSÇ ) hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Ancak, bu kişiler açısından denetim süresi üç yıldır. Çocuklarla ilgili uluslararası mevzuatta da Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesi gibi çeşitli düzenlemeler mevcuttur.

Yukarıda izah edildiği üzere, ulusal ve uluslararası mevzuatta çocuk hakkında özel düzenlemeler söz konusudur. Mevzuattaki normlar, çocuğun üstün yararı gözetilerek, gerek SSÇ gerekse mağdur ya da korumaya muhtaç çocukların tekrardan mağduriyet yaşamaması adına oldukça hassas düzenlemeler içermektedir. Bu düşüncenin bir yansıması olarak, Cumhuriyet başsavcılıklarında bir çocuk bürosu kurulur. Çocuklarla ilgili kolluk görevi, öncelikle kolluğun çocuk birimleri tarafından yerine getirilir. Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur. Çocukların yetişkinlerle birlikte suç işlemesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturma ayrı yürütülür. Çocuğun ifadesinin alınması veya çocuk hakkındaki diğer işlemler sırasında, çocuğun yanında sosyal çalışma görevlisi bulundurulabilir. Çocuk mahkemesi, asliye ceza mahkemesi ile sulh ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlar bakımından, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılacak davalara bakar. Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar.  Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri tarafından verilen ilam veya tedbir kararları, çocuğun üstün yararı esas alınarak, Adalet Bakanlığınca kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerince yerine getirilir. Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararları, yükümlüsü tarafından rızasıyla yerine getirilmediği takdirde hak sahibi, ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesi için müdürlüğe başvurabilir. Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin teslim emrine aykırı hareket edenler ile emrin gereğinin yerine getirilmesini engelleyenler, bir ay içinde yapılacak şikâyet üzerine, fiil suç teşkil etse dahi, üç aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılır. Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulması kapsamında çocuğun uzman veya öğretmen tarafından yükümlüden ya da hak sahibinden teslim alındığı veya diğerine teslim edildiği sırada kayda alınan ses veya görüntülerin internet ortamında yayınlanması nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden ilgililer, 4/5/2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesini isteyebilir.

CMK 150/2’ye göre, Müdafi bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir. Görevlendirilen müdafi, çocuğa haklarını hatırlatmalı, dosyayla ilgili çocuğa bilgi vermeli,  yeni bir mağduriyete neden olacak tutum ve davranışlarda bulunmamalı, çocuğun korunma ihtiyacının veya şiddet tehlikesinin varlığı halinde ilgili düzenlemeler uyarınca derhal gerekli tedbirleri talep etmeli, diğer uzmanlar ile iş birliği içinde süreci yürütmelidir.12-15 yaş grubunda çocukların ceza sorumluluğunun değerlendirilmesi için sosyal inceleme raporu ve adli psikiyatrik rapor alınmalıdır. 12 yaş altı çocuklar kimlik tespitinden sonra serbest bırakılmalı ancak çocuğun ihtiyaç duyduğu tedbirler talep edilmelidir. Soruşturma aşamasında serbest bırakılan çocuklar, teslim edilebilecekleri kimseler bulunamaz ya da çocuğu suça azmettirdiklerinden veya istismar ettiklerinden şüphelenilirse bu kişilere teslim edilemez. Cumhuriyet savcısının talimatı ile kuruma (Sosyal Hizmetler Ve Çocuk Esirgeme Kurumu) yerleştirilir. Korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında ÇKK’de düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin uygulanması talep edilmelidir. Mağdur çocuklarla ilgili soruşturmalarda, Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından ifade ve beyanının özel ortamda alınması gerektiği ya da şüpheli veya sanık ile yüz yüze gelmesinde sakınca bulunduğu değerlendirilen çocukların ifade ve beyanları, adli görüşme odasında uzmanlar aracılığıyla alınabilir.

Çocukların kendilerini ifade etmesinin önünde engel olan durumlarda veya ihmal, istismar ve şiddet içeren suçlara ilişkin soruşturmalarda çocukların ifadelerinin adli görüşme odalarında alınması talep edilmelidir. Nitelikli cinsel istismar suçunda, çocukların ifadesi Cumhuriyet savcısının nezaretinde Çocuk İzlem Merkezinde uzmanlar aracılığıyla alınır. Çocukların maruz kaldığı cinsel suçların etkili bir şekilde soruşturulabilmesi ve çocukların
kendilerini ifade etmelerinin önündeki engellerin kaldırılabilmesi için ifadelerinin öncelikle ÇİM’de kabul edilmemesi halinde AGO’da alınması talep edilmelidir. Çocuğun maruz kaldığı eyleme ilişkin delillerin toplanması için gecikmeksizin talepte bulunulmalıdır. Mağdur çocukların ifadeleri sırasında ses ve görüntü kaydı alınması zorunludur. Mağdur çocukların ifadeleri sırasında yanlarında uzman bulundurulması zorunludur. Suça maruz kalan çocuklarla ilgili işlemler kolluğun çocuk biriminde yapılır. Çocuk hakkında 6284 S. Kanundaki önleyici tedbirler gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
kolluk amiri tarafından alınabilir. Koruyucu ve önleyici tedbirler, Cumhuriyet savcısı tarafından Aile Mahkemesinden talep edilebilir. Tedbirlerle birlikte kimlik ve adres bilgilerinin resmi kayıtlarda gizli tutulması da talep edilebilir. Korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında ÇKK’de düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirlerin uygulanması talep edilmelidir.

Av. Aybüke ÇAKMAK                                                                       Av. Murat YILDIRIM

Kategori: Ceza Hukuku
Yazar: Arabulucu Avukat Murat YILDIRIM