Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar-3

Konu bütünlüğü açısından aşağıda linkini bıraktığımız yazıların okunması tavsiye edilir.

Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar-1

Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar-2

Bu yazımızda TCK madde 103’te düzenlenen Çocukların Cinsel İstismarı suçu ve TCK madde 104’te düzenlenen Reşit Olmayanla Cinsel İlişki suçu ile TCK madde 105’te düzenlenen Cinsel Taciz suçu, Türk Ceza Kanunu sistematiği ve yargı kararları doğrultusunda incelenecektir.

Çocukların cinsel istismarı Madde 103-

(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.  Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden; a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır.

(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.

(3) Suçun;

a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,

b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,

d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,

e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın

(a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da

(b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.

Reşit olmayanla cinsel ilişki Madde 104- (1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, on beş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(3) Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.

Cinsel taciz Madde 105-(1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2)  Suçun;

a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,

c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

e) Teşhir suretiyle, işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.

Suçun Maddi Unsurları:

Fail ve mağdur, çocuklara karşı cinsel istismar suçun da fail ve mağdur aynı cinsten ya da farklı cinsen olabilir. Burada özen gösterilmesi gereken konu aynı içerikli yazdığımız diğer makalelerde belirttiğimiz yaş küçüklüğü hususudur. Bu suç tipinde failin çocuk olup olmaması önem arz etmez. Ancak mağdur düzenleme gereği yaşı küçük çocuktur. Mağdur kanun maddesinin düzenlemesine göre farklı yaş kategorilerine ayrılarak fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği açısından gruplandırılmıştır. Mağdur ve failin yaşının küçük olması halinde Yargıtay genel olarak her iki çocuğunda cezalandırılması yoluna gitmektedir.  Failin SSÇ (Suça Sürüklenen Çocuk) olması hali doktrinde kimi yazarlar tarafından hakkaniyete uygun kararlarlar çıkmayacağı ve çocuklara yönelik yaptırımlara tabi tutulması gerektiği şeklinde görüşleri olsa da Yargıtay uygulamalarında durum farklılık göstermektedir. Faille mağdur arasında vasi, öğretici, bakıcı, sağlık hizmeti veren kişi ya da gözetim yükümlülüğü gibi bağların olması halinde suçun nitelikli halleri söz konusu olacak ve cezada artırıma gidilecektir. Tekraren belirtmekte fayda bulunan bir husus ise; mağdurun fiilin hukuki anlam ve sonucunu anlama yeteneği konusunda Yargıtay’ın da istikrarları kararlarında açıklandığı üzere tek hekim raporu yeterli olmayacaktır. Suçun mağdurunun 12 yaşından küçük olması ceza artırım nedenidir. (Yargıtay 9.Ceza Dairesi 2021/18366 Esas, 2022/124 Karar) Mağdurun yaşının tespitinde mahkemece, suç tarihindeki yaş aralığını belirlemek için yaş tashihine karar verilerek sonuca gidilmesi gerekecektir. Suçun konusu, mağdurun vücudu olup suçun fiilinin kanuni düzenleme gereği 3 farklı grupta ele alındığına dikkat edilmelidir: çocuğun basit cinsel istismarı, sarkıntılık suretiyle çocuğun basit cinsel istismarı ve çocuğun cinsel istismarı. Bu gruplandırma mağdurun çocuk olması nedeniyle kanun koyucu tarafından özel önem verilerek failin alacağı ceza yaptırımının artırıldığı görülmektedir. Dolayısıyla önceki yazılarımızda fiille ilişkin açıklamalar bu suç tipleri içinde geçerlidir. Bu suç tiplerinde de manevi unsur kast olup cinsel arzuları tatmin amacıyla fiil gerçekleştirilir. Fakat TCK 103/2.maddesinde düzenlenen çocuğun cinsel istismarı suçunda aynen yetişkinlerde olduğu gibi cinsel arzuları tatmin amacı aranmaz.

TCK madde 104’te düzenlenen Reşit Olmayanla Cinsel İlişki suçu, şikayete tabi olması ile TCK 103.madde de düzenlenen suç tipinden ayrılmaktadır. Reşit Olmayanla Cinsel İlişki suçunu diğer suçlardan ayıran önemli bir özellikte suçun oluşabilmesi için cebir, tehdit veya hile bulunmamalıdır. Bu suçun mağduru 18 yaşından küçük fakat 15 yaşından büyüktür. Suçun failinin de yaşının küçük olması halinde her iki kişide yargılama da mağdur/fail olarak yargılanacaktır. Diğer taraftan mağdurun reşit olup olmadığı suçun işlendiği tarihe göre belirlenecektir. Bu suç tipinde mağdurun gerçek yaşının tespiti büyük önem taşımaktadır. Bu suç tipinde hukuka aykırılık unsuru olarak mağdurun rızası suç unsuru olarak madde metnin de düzenlendiğinden hukuka uygunluk nedenleri bu suç tipinde uygulanması mümkün değildir. Yargıtay uygulamaları da bu yönde olup farklı bir anlatımla mağdurun rızasının bulunması failin cezalandırılmasına engel olmayacaktır.

TCK madde 105’te düzenlenen Cinsel Taciz suçu ise diğer cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan vücuda temas olup olmaması noktasında ayrım göstermektedir. Yani cinsel taciz suçunda, mağdurun vücuduna fail tarafından temas edilmemektedir. Suçların içtiması bakımından önceki yazılarımızda bahsettiğimiz açıklamalar geçerli olup bu suç tiplerinde de zincirleme suç hükümleri uygulanabilecektir.

Makale konusunun kapsamlı olması nedeniyle bu suç tiplerinin nitelikli hallerine, suçların içtimasına, suçun özel görünüş şekillerine, iştirak, teşebbüs, yargılama usulleri gibi diğer hususlara ilişkin açıklamalara yer verilmemiştir. Bu yazı dizisinin sonuncusu ve belki de kanaatimce cinsel suçların en tartışmaları alanı olan ispat hukuku ile ilgili açıklamalarımızı bir sonraki yazımızda bulabilirsiniz.