7068 Sayılı Yasa ve Polis Disiplin Soruşturmaları

7068 Sayılı Yasa ve Polis Disiplin Soruşturmaları

Polis disiplin hukuku ile ilgili olarak hazırladığımız bu yazı dizisinde; somut olaya göre değişmekle birlikte, disiplin soruşturmalarında esas alınan başta 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet  Kanunu, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanun, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri ile adli yargılamanın idari soruşturmalara etkisi yargı kararları ışığında incelenecektir.

İdari İşlemin Unsurları ve Disiplin Soruşturması

İdari soruşturma neticesinde tesis edilen disiplin cezaları bir idari işlem niteliğindedir. İdari işlemlerin yetki, şekil, sebep, konu ve amaç olmak üzere 5 unsuru vardır. İdari işlemin bu unsurlarından birisinde dahi sakatlık olması idari işlemi hukuka aykırı hale getirecektir. İdari işlemin usul ve yasaya uygunluğunun denetimi idari yargı mercileri tarafından idari işlemin unsurları dikkate alınarak yapılmaktadır. İdari işlemin unsurlarına kısaca değinmek faydalı olacaktır;

  • Yetki: İdare adına irade açıklama yeterliliğini/ehliyetini ifade etmektedir. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz.
  • Şekil: İradenin dış alemdeki görüntüsü, iradeyi açıklamak için kullanılan araç olarak ifade edilebilir ki yazılı şekil esastır. İdari işleme ait her metinde bir irade açıklaması ve imza bulunmak zorundadır. Ayrıca bu unsur içerinde usul unsuruna değinmek gerekecektir zira usul bazen ayrı olarak bazen de şekil unsuru içerisinde değerlendirilmekle birlikte; usul, idari işlemin gerçekleştirilmesi sürecinde izlenen/izlenmesi gereken yolları ifade etmektedir.
  • Sebep: İdareyi belli bir karar/işlem tesis etmeye götüren hukuki veya fiili durumdur.
  • Konu: Bir hukuki işlemin doğurduğu sonucu ifade etmektedir. Polis disiplin soruşturmalarında da sık sık gündeme gelen takdir yetkisi idari işlemin konu unsuruna ilişkin olarak idareye tanınmış bir haktır ve yazımızda ayrıca ele alınacaktır.
  • Amaç: Bütün idari işlemler kamu yararı amacına yönelik tesis edilmelidir.

Takdir Yetkisi ve Unsurları

İdari işlemin diğer unsurları tamam olsa dahi, idare bir kararı alıp almama hangi kararı alacağına dair seçme imkanına sahiptir. Takdir yetkisi idari işlemin yerindeliği kavramı ile ilgili olup, yargısal denetime tabi değildir. Yargı yerleri yerindelik denetimi yapamaz. Ancak takdir yetkisi sınırsız ve keyfi kullanılacak bir yetki olmayıp somut olaya ve yasaya uygun olarak  gerekçelerle açıklanmalıdır.

7068 sayılı yasaya göre takdir hakkı kullanılırken; disiplinsizliğin işleniş biçimi, disiplinsizliğin işlendiği zaman ve yer, disiplinsizliğin hizmete olumsuz etkisinin ağırlığı, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, disiplinsizlik yapan personelin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, disiplinsizlik yapan personelin daha önceki disiplin durumu, disiplinsizlik yapan personelin samimi ikrarı ve gösterdiği pişmanlık göz önünde bulundurulur.

Disiplin Cezası

Disiplin cezaları, disiplinsizlik nedeniyle disiplin amirleri veya kurulları tarafından verilen, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesi bakımından kamu görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları yerine getirmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan yaptırımlardır. Disiplinsizlik kasten veya taksirle oluşabilir. Disiplin cezaları, memurların özlük hakları üzerinde önemli sonuçlar doğurmaları ayrıca kamu düzeninin sağlanması bakımından kamusal öneme sahiptirler. Bu nedenle, disiplin cezası verilebilmesi için öncelikle iddia edilen fiilin tespiti gerekmektedir. Bu tespit, disiplin cezasına konu edilen fiil zamanı, yeri, şekli gibi tüm unsurlarının ortaya konulması, böylelikle fiilin kim tarafından, ne zaman, nerede ve ne şekilde işlendiğinin net ve açık bir şekilde belirlenmesidir.Fiilin tespiti ve failin eseri olup/olmadığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya konulması gereklidir aksi durumda etkin soruşturma yapılmaması nedeni disiplin cezalarının iptali gündeme gelecektir.

Kolluk özel de polis disiplin soruşturmalarında esas alınacak mevzuat 7068 sayılı kanun olup bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde 657 sayılı kanunun disipline ilişkin hükümleri uygulanacaktır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununu m.125’e göre devlet memurlarına verilecek disiplin cezaları:

  • Uyarma,
  • Kınama,
  • Aylıktan kesme,
  • Kademe ilerlemesinin durdurulması ( 7068 sayılı yasadaki uzun süreli durdurma cezası gibi telakki edilir ve uygulanır),
  • Devlet memurluğundan çıkarmadır.

7068 sayılı yasaya göre disiplinsizlik gösteren kolluk personeline uygulanacak disiplin cezaları:

  • Uyarma,
  • Kınama cezası,
  • Aylıktan kesme,
  • Kısa süreli durdurma,
  • Uzun süreli durdurma,
  • Meslekten çıkarma,
  • Devlet memurluğundan çıkarmadır. Bu cezanın uygulanmasında 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna atıfta bulunulmuştur. Ayrıca; “a) Ülkenin bağımsızlığını zedelemeye, bütünlüğünü bozmaya ve milli güvenliği tehlikeye düşürmeye yönelik herhangi bir faaliyette bulunmak veya aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, gruplaşmaya, vakıf, dernek ve benzeri teşekküle katılmak, bunlara yardım etmek veya bu yapılarla ilişki içerisinde bulunmak b) İşkence yapmak fiili ” 7068 sayılı yasaya göre devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektirir.

Disiplin Soruşturmasında/Cezasında Zamanaşımı

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 127. maddesine göre,

“Zamanaşımı: Aynı kanunun 125 inci maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren;

a) Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına,
b) Memurluktan çıkarma cezasında altı ay içinde disiplin kovuşturmasına,
Başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar. Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren  nihayet iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar.”
Karar süresi: m. 128 –” Disiplin amirleri uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmanın tamamlandığı günden itibaren 15 gün içinde vermek zorundadırlar. Kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren hallerde soruşturma dosyası, kararını bildirmek üzere yetkili disiplin kuruluna 15 gün içinde tevdi edilir. Disiplin kurulu, dosyayı aldığı tarihten itibaren 30 gün içinde soruşturma evrakına göre kararını bildirir. Memurluktan çıkarma cezası için disiplin amirleri tarafından yaptırılan soruşturmaya ait dosya, memurun bağlı bulunduğu kurumun yüksek disiplin kuruluna tevdiinden itibaren azami altı ay içinde bu kurulca, karara bağlanır.”
7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun m.29- (1) ” Bu Kanunda sayılan fiilleri işleyenler hakkında bu fiillerin işlendiğinin disiplin amiri tarafından öğrenildiği tarihten itibaren;
a) Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kısa ve uzun süreli durdurma cezalarında bir ay içinde,
b) Meslekten çıkarma cezası ve Devlet memurluğundan çıkarma cezasında altı ay içinde, disiplin soruşturmasına başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar.
(2) Disiplin cezasını gerektiren fiillerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar.
(3) Zamanaşımı, tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği, zincirleme suçlarda ise son suçun işlendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
(4) Fiilin hatalı olarak vasıflandırıldığı veya düzeltilebilir bir şekil noksanlığı bulunduğu gerekçeleriyle disiplin cezasının mahkeme tarafından iptal edilmesi durumunda, kararın kesinleştiği tarihteki yetkili disiplin kurulu veya disiplin amiri, kararın tebliğinden
itibaren ceza verme yetki ve sorumluluğu kapsamında yeniden değerlendirme yapar.” ( Fıkra hükmü Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş olup bu hususta yazdığım makaleye link üzerinden ulaşılabilir.)

7068 Sayılı Yasa ve Polis Disiplin Soruşturmalarına İlişkin Yargı Kararları:

Danıştay 2.Daire, 2021/3445 E. 2023/2414 K.

“… İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacı hakkında yapılan soruşturmada, isnat edilen fillerin davacı tarafından işlendiği sübuta ermediğinden ceza tayinine mahal bulunmadığı yönünde görüş beyan edildiği, yine davacı hakkında görevi kötüye kullandığı isnadıyla yapılan ön inceleme sonucu düzenlenen raporda, illegal olarak 27 düşüm işleminin yapıldığı bilgisayarlarda davacının herhangi bir işleminin bulunmadığı, işlemlerin yapılmasında kullanılan bilgisayarlarda polis memuru …’nin oturmakta olduğu ve yurda giriş yasağı bulunan … uyruklu şahısların yurda giriş yasaklarının eski veya hayali evrak sayıları ile davacı ve birlikte görev yapmakta olduğu grup arkadaşlarının şifrelerini kullanmak suretiyle kaldırıldığı, düşüm işleminden davacının da aralarında bulunduğu diğer polis memurlarının sonradan haberdar oldukları belirtilerek olayda kusursuz bulundukları sonucuna varıldığı, bu rapora istinaden soruşturma izni verilmediğinin anlaşıldığı ayrıca, davacının, kendisine verilen kullanıcı kodu ve şifresini başkasıyla paylaştığı veya başkasına kullandırdığına ilişkin bir bulguya rastlanmadığı gibi şifrenin muhafazası ve korunması konusunda kusurlu bulunduğuna ilişkin bir tespite de yer verilmediği, kaldı ki olayın aydınlatılmasında davacı ve diğer arkadaşları tarafından tutulan tutanağın katkısı olduğu gibi davacı tarafından olayın ilgili mercilere intikal ettirildiğinin de açık olduğu bu durumda, davacının kullanıcı kodunu şifrelerin, tamim ve uyarılara rağmen korumakta gerekli hassasiyet ve duyarlılığı göstermeyerek üçüncü kişiler tarafından kullanılmalarına sebebiyet verdiğine ilişkin somut ve hukuken geçerli deliller bulunmaksızın tesis edilen işlemde hukuka ve ilgili mevzuata uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir… “

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi (BİM) 2. İdari Dava Dairesi, 2021/3434 E. 2021/2724 K. “

“….Dava; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü bünyesinde komiser olarak görev yapan davacı tarafından, hakkında yürütülen disiplin soruşturması neticesinde ”hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak” fiilini işlediğinin tespit edildiğinden bahisle, 7068 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 5-b/2 bendi uyarınca ”16 ay uzun süreli durdurma” disiplin cezası ile tecziyesi gerekmekte ise de, öğrenim durumu itibariyle yükselebileceği kadronun son kademesinde bulunduğundan 657 sayılı Kanun’un 125/5 maddesi uyarınca ”brüt aylığının 1/4 oranında kesilmesi” disiplin cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 06.02.2020 tarih ve 396 sayılı İstanbul Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır. Olayda, davalı idarece fillerin tespit edilmesi üzerine ve süresinde soruşturmaya başladığı açık olup, adli sürecin devamı mahiyetinde görevden uzaklaştırma tarihini yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda idarenin konunun tüm unsurlarını bilebilecek durumda olduğunun kabulünden hareketle zamanaşımı süresinin geçtiğinden bahsedilemeyeceğinden istinafa konu mahkeme kararında bu yönüyle hukuka uyarlık görülmemiştir…”

Disiplin soruşturmaları ve sürecini, idare hukuku bilgisine sahip ve polis disiplin soruşturmaları konusunda deneyimli avukatlar aracılığıyla takip etmeniz ayrıca bu makalemizin devamı niteliğindeki diğer yazılarımızı incelemeniz, sürecin farklı boyutlarını görmek açısından faydalı olacağı kanaatindeyiz.

Kategori: İdare Hukuku
Yazar: Arabulucu Avukat Murat YILDIRIM